27 Şubat 2009 Cuma
DR İBRAHİM SARAÇOĞLUNDAN CİNSEL SOĞUKLUK VE SPERM SAYISINI ARTIRMAK İÇİN KEÇİBOYNUZU KÜRÜ
DR İBRAHİM SARAÇOĞLUNDAN MİGREN İÇİN BİTKİSEL KÜR
GEREKLİ MALZEMELER :
İBRAHİM SARAÇOĞLU KARACİĞER YAĞLANMASI VE KARACİĞER YETMEZLİĞİ İÇİN BİTKİSEL KÜR
Yatmadan önce, taze olarak hazırlayacağınız, lavanta kürü için; 1 bardak suyun içine, lavantayı atıp, 8 dakika kaynatın. Süzün ve ılık olarak yudum yudum için.*Bu kürü düzenli olarak uyguladığınızda karaciğerinizdeki yağlanma problemi geçecektir.*Eğer, Karaciğerinizde, yağlanmanın yanı sıra aynı zamanda karaciğer yetmezliği de varsa o zaman lavantayı 15 dakika kaynatıp kullanın.
DR İBRAHİM SARAÇOĞLUNDAN SİYAH KURU ÜZÜM KÜRÜ
SEDEF HASTALIĞI İÇİN : 15-20 adet, çekirdekli siyah kuru üzümü, havanda ezin ve yiyin. Eğer şeker hastalığınız var ise, üzümün çekirdeklerini çıkarıp, sadece çekirdeklerini ezip, yiyin. Kullandığınız üzüm taze olmalıdır. Üzümün taze olduğunu da, çekirdeklerinin buruk tadından anlayabilirsiniz.
HERBALİST ELİF GÜVELOĞLU KRONİK YORGUNLUK İÇİN BİTKİSEL ÖNERİ
DİYETİSYEN GÜRKAN KUBİLAYIN MENAPOZ DİYETİ
26 Şubat 2009 Perşembe
Gül hastalığı hakkında bilgi.
Başlangıcında öncelikle sivilceye benzeyen bir doku çıkar, sonra bu doku döküntü haline dönüşür ve kırmızı bir halka halini alır. Yüzde çıkmaz. Bu hastalığın görülmesi durumunda tahriş edici kıyafetler giyilmez ve kese cilde uygulanmaz. Hastalığın geçiş süresi bünyeden bünyeye değişiklik gösterir. Geçtiğindede hiçbir iz kalmaz.Sıcaklayıp terlemeden kaçınılmalı, ıslak tutulmamalı temiz tutulup doktora başvurulmalıdır. Ortalama 20-25 gün süren bir cilt hastalığı.
Pityriasis Rosea (Gül Hastalığı) Pityriasis rosea her yaşta görülebilen, fakat sıklıkla 10-35 yaşlara arasında rastlanılan döküntülü bir deri hastalığıdır. Döküntü bir kaç hafta veya yıl sürebilir. Genellikle hastalık kalıcı bir iz bırakmaz, fakat esmer kişilerde zaman içinde gerileyen kahve renkli lekeler kalabilir.
Hastalığın diğer bulguları nelerdir? Bu hastalık göğüs veya sırtta geniş pembe bir leke şeklinde başlar. Bu lekeye madalyon belirtisi denir. Sıklıkla bu leke halka şeklini alıp orta kısmı solar, bu nedenle de mantar sanılıp mantar ilaçları uygulanabilir. Bu döküntü mantar enfeksiyonu olmadığı için bu kremler faydalı olmaz. Bir kaç hafta içinde çok sayıda pembe döküntü meydana gelir, hatta bazen yüzlerce döküntü gövde kollar ve bacaklarda görülür. Döküntü boyunda, nadiren yüzde görülebilir. Bu döküntüler madalyon döküntüsünden daha küçüktür ve yine mantar hastalığı ile karıştırılabilirler. Döküntüler ovaldir ve sırtta cam ağacına benzer şekilde dağılırlar. Bazen hastalık çok şiddetli ve yaygın olabilir. Hastaların yarısında kaşıntı vardır, özellikle sıcakta kaşıntı artar.
Ara sıra halsizlik ve ağrı gibi diğer bulgular görülebilir. Bu döküntü genellikle 6-8 haftada geriler. Fakat bazen daha uzun da sürebilir. Fiziksel aktiviteler ve sıcak banyo döküntüyü arttırabilir. Bazı olgularda döküntü geriledikten bir kaç ay sonra tekrarlayarak bir kaç ay sürebilir.
Hastalığın nedeni nedir? Hastalığın nedeni belli değildir. Sebebi bir bakteri veya mantar enfeksiyonu değildir. Ayrıca bir alerjik reaksiyon da değildir. Herhangi bir iç hastalıkla ilişkisi yoktur.
Bir virüsün bu döküntüye neden olabileceği düşünülebilir. Diğer viral enfeksiyonlardaki gibi hastada halsizlik ve yorgunluk bulunabilir. Fakat hastalığın virüs enfeksiyonu sonucunda oluştuğu ispatlanmamıştır. Diğer virüs enfeksiyonlarının aksine Pitriasis rozasea kişiden kişiye bulaşmaz.
Tanı nasıl konulur? Tanı dermatolojik muayene ile konulur. Pitriasis rosea genellikle sırtı, boynu, göğsü, karnı ve kol ve bacakların üst bölümünü etkiler. Döküntü farklı kişilerde farklı biçimlerde görülebildiğinden bazen tanıda zorluk çekilebilir. Döküntünün sayısı ve boyutları kişiden kişiye değişir, ara sıra döküntü vücudun farklı alanlarında, örneğin vücudun alt kısmı ve yüzde görülebilir. Gövdede ki mantar enfeksiyonu ile karıştırılabilir. Bazı ilaçlara karşı olan döküntülerde pitriasis roseaya benzeyebilir. Dermatoloji Uzmanınız tanı koymak için bazı kan testleri isteyebilir, gerekirse biyopsi yapabilir.
Tedavi nasıl yapılır? Kaşıntıyı gidermek için ağızdan alınan veya sürülebilen bir takım ilaçlar kullanılabilir. Nemlendirici losyonlar yazılabilir. Sıcak olmayan ılık banyolar yapılması tavsiye edilir. Döküntüyü arttıracak fiziksel aktivitelerden kaçınılması önerilir.
Bazen kortizon gibi antienflamatuar tedaviler kaşıntıyı baskılamak için verilebilirler. Hastalar bu hastalığın önemli bir hastalık olmadığı konusunda bilgilendirilmelidir.
Unutulmamalıdır ki pitriasis rosea sık rastlanılan bir hastalıktır ve genellikle hafif geçirilir. Bir çok hasta tedavi ihtiyacı duymaz.
Taze sıkılmış soğan suyu İbrahim Saraçoğlu
Ülsaratif kolitte;iki hafta boyunca,haftada 3 kez öğle yemeklerinden 2 saat sonra bir tatlı kaşığı taze sıkılmış yemeklik soğan suyu içilir.İlk birinci haftada şikayetlerin büyük oranda azaldığı görülmüşür.Birinci haftada rahatlama hissetmeyen ülsaratif kolit hastalarının kürü sonlandırmaları gerekir.Unutmamak gerekirki her ülsaratif kolit hastalarının ayrı bir besine karşı aynı olumlu tepkiyi verecek diye bir kural yoktur.Genel bir kural olmasa da,ülsaratif Kolit hastalarının ortak payda da buluştuğu besin az yağlı pişirilmiş patates yemeğidir.
İltihaplı sivilcelerde uygulanacak kür:Vücudun değişik bölgelerinde ucu sivri iltihaplı sivilcelere karşı yemeklik soğan suyu mükemmel bir kurutucudur.Bu sivilcelerin uç kısmı sarı ipliksi iltihaplı görünümdedir.Zaman zaman kaybolur,zaman zaman tekrarlayarak çıkar.Bu türden sivilceler üzerine pamuğu damlatılan birkaç kuru soğan suyunu 2-3 dakika üzerinde bekleterek etki ettiriniz.Bir hafta boyunca günde 2 kez,6 saat arayla uygulanır.
İbrahim Saracoğlu cilt bakımı kayısı elma
Bu Cilt maskesi için;
Ahmet maranki - sivilceler için kür
maranki.com
Bu sitenin Sayın Ahmet Maranki’nin resmi sitesi değildir. Herhangi bir organik bağı yoktur.
Ahmet Maranki’nin Resmi web sitesi www.maranki.com 'dur.
Ahmet Maranki'ye Sorularınız için info@maranki.com 'a iletebilirsiniz.
25 Şubat 2009 Çarşamba
SUNA DUMANKAYADAN PÜRÜZSÜZ VE LEKESİZ BİR VİLT İÇİN DOĞAL MASKE
GEREKLİ MALZEMELER :
* 300 gr çiğ süt,
* 1 tutam ıspanak taze yaprağı,
* 1 tatlı kaşığı badem yağı,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Sütün içine, ıspanağı katıp, 3 dak kaynatın. badem yağını ilave edin .Sütün içindeki ıspanaklar iyice ezin. (Robottan da geçirilebilir) Cildinize sürüp, 15-20 dak bekletin.
SAÇLARINIZ SAĞLIKLI VE HIZLI UZASIN
Suna Dumankaya, Günbegün programında, saçların sağlıklı ve hızlı uzaması için bitkisel bir tarif verdi. Tarifimiz için ;
GEREKLİ MALZEMELER :
*1 kahve fincanı zeytin yağı
*1 tatlı kaşığı maydonoz tohumu yağı
*1 tatlı kaşığı ısırgan tohumu yağı
*1 tatlı kaşığı keten tohumu yağı
*1tatlı kaşığı çörekotu yağı
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Bütün malzemeleri karıştırın ve benmari usulu biraz ısıtın. Ilık karışımı saç diplerine friksiyon yaparak yedirin.streç filmle sarın ve (en fazla 8, en az 2 saat saçlarınızda kalacak şekilde) , saçlarınızda bekletin. Bekleme süresi bittikten sonra, saçınızı, uygun bir şampuanla yıkayın. Hafta da 1 defa uygulayın.
MURAT TOPOĞLU ÖDEM SÖKTÜRÜCÜ BİTKİSEL ÇAY TARİFİ
GEREKLİ MALZEMELER :
* 1 tutam mısır püskülü,
* 3-4 adet defne yaprağı,
* 8-10 adet kiraz sapı,
* 10 adet maydonoz sapı,
* 1 tutam ısırganotu,
* 1 litre su,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Bütün malzemeleri, kaynamakta olan suyun içine atıp, 10-15 dak kaynatın. Süzdükten sonra, gün içinde 3 defa ılık olarak için.
AHMET MARANKİDEN HODANIN FAYDALARI
HODANIN FAYDALARI ;
*İdrara yollarını ve bağırsakları temizler.
* İltihap ve enfeksiyonları temizler.
*Cesaret artırıcıdır.
*Sütü artırıcı özelliği bulunur.
*Sakinleştirici özelliği vardır.
*Kış aylarında soğuk algınlığına faydalıdır.
*Müthiş bir balgam söktürücüdür.
*Lapası yanık ve yaraları iyileştirir.
*Ateş düşürücü özelliği vardır.
*Sakinleştirici özelliği vardır.
PROF DR AHMET MARANKİDEN VARİS VE SELÜLİT İÇİN BEYAZ İSPİRTO VE KAFURU KÜRÜ
GEREKLİ MALZEMELER :
Sebebi belli olmayan yorgunluk için kür İbrahim Saraçoğlu
Malzemeler 4 Adet büyük kıtır havuç , ve 1/2 kuru incir.
Yapılışı. Öncelikle havuçları 4 e bölerek 1/2 lt suda 20 dakika kaynatacağız. Ayrı bir kap içerisinde ılık su ile yıkadığımız incirleri 1/2 litre suda 15 dakika kaynatıyoruz. Ayrı ayrı kaynatmış olduğumuz malzemelerin sularını kavanozda buluşturup 20 gün boyunca sabahları aç karına bir su bardağı içiyoruz.
Not: 20 günlük kürü bir seferde yapmayınız. Taze taze yapınız.....
Dr. İbrahim Saraçoğlu 'ndan Sinüzit için papatya kürü
Uygulanışı : Başınızı havlu ile örterek, yüzünüzü buharına tutarak burnunuzdan nefes alıp verin.
Bu uygulamayı 5 dakika uygulayın. 5 dakika tamamlandıktan sonra yarım saat ara verip tekrar beş dakika aynı şekilde başınızı havlu ile örterek uygulayın.
Ertesi gün aynı şekilde 5 dakika uygulayıp yarım saat ara verin ve tekrar 5 dakika uygulayın.
Akıntının gelmeye başladığı gün 3 gün ara verin.Papatya kürünü Sinüzit tamamen kuruyana kadar uygulanması gerekir. Papatya kürü uygulamasının yarım bırakılması halinde sinüzit tekrar edebilir.
Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu
Prof. Dr. Osman müftüoğlu diyet listesi
1993-2001 arasında Ankara Numune Hastanesi Başhekimliği ve Cumhurbaşkanı sağlık başdanışmanlığı görevlerinde bulundu. 1991’den beri 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in özel hekimliğini yapmaktadır. Amerika Mikrobiyoloji Derneği(1991), Amerika Anti-Aging Akademisi(1997), Amerika Triod Birliği(1998), Avrupa Aterosklerozis Derneği(1997), Avrupa Akdeniz Diyabet Çalışma Grubu(1999), Lozan Tıp Birliği(1986), Türkiye Diyabet derneği, Ankara Diyabet derneği, Türk hipertansiyon ve Nefroloji derneği, Türk iç hastalıkları derneği ve Osteoporoz Çalışma grubu üyesi olan Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, Sağlık Bakanlığı Yüksek Sağlık Şurası, Etik kurul ve ilaç ruhsatlandırma komisyonu üyeliklerinde bulundu. Müftüoğlu’nun ilk kitabı “Yaşasın Hayat” da Doğan Kitapçılık tarafından ocak 2003’te yayımlandı.
Diyet listesi aşağıdadır.
Bu diyette size öğün öğün ne yemeniz gerektiği sunulmuyor, her öğün için değişik alternatifleri siz belirliyorsunuz.
Sınırlar içinde beğendiklerinizi ve canınızın çektiğini yiyebilirsiniz.
Kahvaltınız 300-350, öğle ve akşam yemekleriniz 350-400, ara öğünleriniz ise 65 kaloriden oluşuyor. Bu diyet programına uyarsanız, yedi günde üç kilo verebilirsiniz. Tabii ki bu tür bir diyete uzun süre devam etmenin sağlık açısından sakıncalı olduğunu da unutmayın.
SABAH l Bir dilim kepek ekmeğine sürülmüş yağsız labne, yanında bir adet domates ya da greyfurt ve bir bardak taze sıkılmış meyve suyu. l İki dilim kepek ekmeğiyle hazırlanmış peynirli tost, bir adet yumurtayla yapılmış omlet, bir adet domates. l Bir adet elma, 30 gram müsli, bir çay kaşığı bal ve 100 gram yağsız sütle hazırlanmış elmalı müsli. l Bir dilim reçelli ya da ballı etimek, 40 gram yağsız salam ya da tavuk göğsü, yarım adet salatalık. l Çalışan kadınlar için, bir adet muz, bir adet elma, bir adet kividen oluşan meyve tabağı.
ÖĞLE l Bir porsiyon yağsız tavada
hazırlanmış sebze ızgara. l İki dilim vejetaryen pizza. l Bir kase çorba, bir
dilim kepek ekmeği, 20 gram yağsız peynir. l Bir adet fırında patates, yanında
haşlanmış sebze. l Çalışan kadınlar için, salata yapraklı, peynirli, domatesli
sandviç, yanında bir bardak domates suyu.
AKŞAM l Bir adet kepek ekmeğiyle hazırlanmış domatesli, biberli, peynirli tost. l Patates, kabak ve bamyayla hazırlanmış bir tabak yağsız türlü. l Bir tabak spagetti bolonez. l İki adet etli domates dolması. l 250 gram haşlanmış patates. Üzerine maydanoz, karabiber ve tuz serpebilirsiniz.
Kilo almak istiyorum. Nasıl kilo alınır.
1) Her gün yemeklerden 1 saat kadar önce ve yatmadan hemen önce aç karnına : 1 bardak sıcak süt içine 2 çorba kaşığı bal 1 çorba kaşığı tereyağ konup iyice karıştırıldıktan sonra içilir.
2) Yemekler bol yağlı ve şekerli olmalı , sıcak olarak yenmelidir.
3) Sigara kesinlikle az içilmeli ve hatta bırakılmalıdır. Sigara iştahı keser.4) Çay ve kahve iştahı kestiğinden çok az içilmeli ve bol şeker konmalıdır.
5) Fındık , ceviz , fıstık , leblebi , çikolata ve dondurma bol yenmelidir.
6) Yemeklerde bol miktarda ekmek yenmeli , meyve ve sebze az yenmelidir.
7) kahvaltıda peynir ve zeytin az yenmeli , tereyağ – kaymak – reçel - pekmez ve bal bol miktarda yenmelidir.
8) Yemekler haşlama değil ; bol yağlı ve kızartmalı , az tuzlu ve kremalı olmalıdır.
9) bol bol mayonezli ekmek , yağlı börek , kremalı pasta , baklava ve kadayıf tüketilmeli , çikolata ve şekerleme yenmelidir.
10) Hareket etmek kilo kaybına neden olduğundan , mümkün olduğunca çok az hareket etmeli , yemek aralarında mutlaka yatıp uyunmalıdır. Fazla gezmek ve yürümek iyi değildir.
11) Su az içilmeli , su yerine genellikle şerbet , cola ve meşrubat içilmelidir.
13) Salata az yenmeli , yendiği zaman bol yağlı ve az sirkeli ve az limonlu olmalıdır.
14) Makarna ve pilav bol tereyağlı olarak yenmelidir.
24 Şubat 2009 Salı
www.saracoglu.at Prof. Dr. Ibrahim Adnan SARAÇOĞLU web sitesi
Tel : 0216 3852828; 0216 3859596
0539 4707646; 0539 4707647
0216 3858500
Katırtırnağı ( Sarothamnus scoparius ) / Leguminosae
Faydası : İdrar ve balgam söktürür. Hazmı kolaylaştırır. Böbrek ve safra kesesi taşlarının düşürülmesine yardım eder. Mesane hastalıklarını tedavi eder. Romatizma ve nikriste de faydalıdır. Kabızlığı giderir. Kalp hastalıklarında da kullanılır.
Denizüzümü (ephedra campylopoda)
Denizüzümü (ephedra campylopoda) : Yurdumuzun hemen hemen her yerinde yetişen her zaman yeşil, uzun ömürlü, çalı görünümünde bir bitkidir. Gövdesi incedir. Yaprakları, gövde üzerine karşılıklı, çapraz şekilde dizilmiştir. İçeriğinde "efedrin alkoloid" bulunur. 35 kadar türü vardır.
Faydası : Astım hastalığının şikayetlerini giderir. Terletir. Ateş düşürür. Romatizma ağrılarını dindirir.
Adasoğanı (scille)
Faydası : İdrar söktürür. Kalp hastalarında vücuda biriken suyu boşaltır. Azotemi yi azaltır. Böbrek hastalarının kullanmaması gerekir. Uzun süre kullanılacak olursa "Albüminüri" yapar.
Kolesterol düşürücü diyet selahattin Donmez
Yaşam boyu iyileştirici diyet: Bu diyetin anlamı öğünlerinizde daha az doymuş yağ ve diyet kolesterolü tüketmek demektir. Bu diyeti planlarken günde 200 mg’ın altında kolesterol, toplam enerjinin de % 7’nin altında doymuş yağ içermesine dikkat etmek gerekir. Diyeti uygularken en önemli iki nokta ya sağlığınıza uygun kiloda bulunmalı ya da kilo almaktan korunmalısınız. Birinci aşamada düşük doymuş yağlı ve kolesterollü diyet altında kan LDL (kötü) kolesterol düzeyiniz düşmemiş ise, diyetin çözünür diyet lifi miktarı arttırılır. Çeşitli endüstriyel besinler bitkisel stanolleri ve sterolleri içerebilmektedir. Örneğin kolesterol düşürücü margarin veya salata sosları vb… Bunların beslenmeye eklenmesi LDL (kötü) kolesterolün daha kuvvetli bir şekilde düşürücü etki sağlayabilmektedir.
Vücut ağırlığı denetimi: Eğer bel/kalça oranınız artmış, kilo fazlalığınız varsa, biyokimyasal değerlendirmenizde düşük HDL (iyi) kolesterol ve trigliserit düzeyinizde düşük ise kilo vermeniz LDL (kötü) kolesterolünüzün düşmesine yardımcı olmaktadır.
Fiziksel aktivite: Her gün en az 30 dakika fiziksel aktivite yapmak gerekmektedir. Yapacağınız fiziksel aktivitenin türü ne olursa olsun; HDL (iyi) kolesterol düzeyinde artma, LDL (kötü) kolesterol düzeyinde azalmasına yardımcı olmaktadır.
Diyet örneği
Kahvaltı:
1-2 dilim az yağlı peynir
1 tatlı kaşığı marmelat veya reçel veya fındık ezmesi
3-4 adet yeşil zeytin
1 dilim çavdar, kepekli veya tahıllı ekmek
½ adet portakal
domates dilimleri
Öğle:
1 küçük tabak sebze yemeği
3 yemek kaşığı bulgur pilavı
1 kase az yağlı yoğurt
1-2 dilim çavdar, kepekli veya tahıllı ekmek
salata (1-2 tatlı kaşığı yağ)
İkindi:
1 adet meyve
Akşam:
2 köfte kadar et (tavuk, balık, kırmızı et, hindi)
1 küçük tabak sebze yemeği
½ kase yoğurt
1-2 dilim çavdar, kepekli veya tahıllı ekmek
salata (1-2 tatlı kaşığı yağ)
Günde 2 adet taze ceviz yiyin
Haftada en az iki kere 1 levrek kadar balık tüketin
Yemeklere ve salatalara zeytinyağı veya soya yağı kullanın
Haftada 3-4 kere kuru baklagilleri beslenmenize ekleyin
Bulgur kolesterolün düşmesinde size yardımcı olabilecek en faydalı tahıldır
Meyve olarak tercihiniz turunçgiller (portakal, limon suyu, greyfurt vb...) olsun
Diğer meyveleri kabuklu
Değişik renkte mevsime uygun sebzeleri tercih edin
Makarna, pirinç ve ekmeği kepekli veya esmer
Her gün 60 dakika yürüyüş veya egzersiz
Süt, peynir ve yoğurt tüketirken az yağlı olanlarını satın alın
Çiğ sebzeleri serbest yiyerek kolesterolünüzü daha kolay düşürürsünüz.
Dr. Ender saraç Tere tohumu ile zayıflama önerisi
Tere tohumunu aktif troid rahatsızlığı olanların kullanmasını önermem. Diyen Ender saraç Ama troidi yavaş çalışan pek çok kişinin verdiğim önerilere göre bilinçli kullanıldığında daha rahat kilo verdirdiğini gözlemledim.
Tabii ki tere tohumu tek başına zayıflama için bir mucize değildir, asla öyle algılanmamalıdır. Fakat bazı durumlarda ek bir yardım sağlayabilir.Tere tohumunun tadı şiddetli buruk acıdır.Çekirdek halinde değil de öğütülmüş olarak almak daha uygundur.
Püf noktası:
-Tere tohumunu balla karıştırın.Üzerine sıcak su için
-Tere tohumunu , tadı çok buruk olduğundan 1 veya 2 küçük kahve kaşığı iyi,kaliteli bir balla karıştırıp yemek daha uygun olur.Tere tohumunu sabah aç karnına yuttuktan sonra üzerine bir fincan da sıçak su içmek etkisini arttırarak emilimine yardımcı olur.
-Tere tohumu ülkemizde yetişen,pahalı olmayan,doğal bir bitkidir.
- Tere tohumu kadar olmasa da yeşil,taze tere yapraklarının da kısmen canlandırıcı etkisi olabilir.
Önemli Uyarı:Aktif mide ülseri,kanaması,ve mide rahatsızlığı olanlara tere tohumunun buruk acı tadı daha da rahatsız edici gelebilir.Bu kişilerin tere tohumunu dikkatli kullanmasını öneririm.
endersarac.
Böbrek ağrıları için Ahmet maranki tavsiyesi
Böbrek hastaları için bitkisel kür
-3-4 adet lahana yaprağı
-3-4 adet kereviz sapı
-1 tutam maydanoz sapı
-1 su bardağı su
Hazırlanışı ve Uygulanışı: 1 su bardağı kaynayan suyun içerisine kereviz saplarını, lahana yaprağını ve maydanoz sapını koyduktan sonra 3 taşım kaynatın.
Akşamları yatmadan 1 saat önce 1 su bardağı için. 3 hafta süre ile uygulanması gereken kürün hiç bir yan etkisi olmadığı için herkes içebilir. Böbrek iltihaplarının dışında zayıflamaya ve kan yağlarını düşürmeye de yardımcı olur.Her seferinde taze olarak hazırlanmalıdır.
maranki.com
Bu sitenin Sayın Ahmet Maranki’nin resmi sitesi değildir. Herhangi bir organik bağı yoktur.
Ahmet Maranki’nin Resmi web sitesi www.maranki.com 'dur.
Ahmet Maranki'ye Sorularınız için info@maranki.com 'a iletebilirsiniz.
23 Şubat 2009 Pazartesi
MURAT TOPOĞLUNUN TOKLUK ÇAYI TARİFİ
Sizlere tokluk hissi vererek ve metabolizmanızı hızlandırarak, sizleri zayıflatmaya yardımcı olacak, hazımsızlık sorununuzu da çözerek, rahatlamanızı sağlayacak olan bitkisel çay tarifimiz, Dr murat Topoğlundan geldi.
GEREKLİ MALZEMELER :
* 1 tutam biberiye,
* 1 tutam kuşburnu,
* 1 tutam rezene,
* 1 tutam kekik,
* 1 tutam papatya,
* 1 tatlı kaşığı zencefil,
* 1 tatlı kaşığı mate yaprağı,
* 1 lt su
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Kanamış olan suyun içine, bütün bitkileri atıp, 15 dak kaynatın. Süzdükten sonra gün içinde 3-4 fincan için.
HERBALİST ÖMER COŞKUN
Herbalist Ömer Coşkundan, Pek çok derde deva, bitkisel öneriler ;
DEPRESYONA : Lavanta Kediotu, Civanperçemi, Hayıt tohumu, Bamya tohumu ( Kahve gibi çekilip içilir.), Aslan Pençesi
TROİDE : Kereviz tohumu (Günde 1 çay kaşığı) ve dereotu
KABIZLIK VE DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİNE : Buğday özü (Günde 2 kaşık yenilmelidir.)
ALLERJİK HASTALIKLARA : Üzerlik tohumu,
VÜCUT DİRENCİNİ ARTIRMAYA : Zederçal ve köri (Her yemeğe katılmak suretiyle kullanılır.)
REFLÜ : Havlıcan, Kırkkilitotu, çiğ patates,
STRES VE DAMAR TIKANIKLIĞINA : Oğulotu, kediotu kökü, şerbetçi otu
KARIN ŞİŞLİĞİNE : Rezene Çayı
BEYİN TÜMÖRÜNE : Biberiye
KANSERE : Zerdeçal
SEDEF HASTALIĞINA : Ardıç Katranı yağı, Şahtere çayı ve oğulotu,
Ahmet Maranki bağırsakları temizleme için iksir
Malzemeler :
Lahana, havuç, elma ve pancarın sularını sıkarak sabah ve akşam birer su bardağı olmak üzere 7 gün boyunca aç karnına için.
Uygulayacağınız bu kürle bağırsaklarınızı, sindirim sisteminizi arındırıp rahatlatacaksınız.
Prof Dr. Ahmet :Maranki
Bu sitenin Sayın Ahmet Maranki’nin resmi sitesi değildir. Herhangi bir organik bağı yoktur.
Ahmet Maranki’nin Resmi web sitesi www.maranki.com 'dur.
Ahmet Maranki'ye Sorularınız için info@maranki.com 'a iletebilirsiniz.
Suna Dumankaya'dan Sivilce izleri için cilt maskesi tarifi
Suna Dumankaya güzel bir cilt için kalan sivilce izlerini silmek için aşağıdaki tarifi sizlerle paylaşmış.
Bir yemek kaşığı votka ve bir çorba kaşığı taze elma suyuna alabildiği kadar öğütülmüş yulaf unu ve bir tatlı kaşığı kayısı yağı karıştırın. Bu maskeyi cildinizde 20 dakika bekletin. Havuç ve limon suyunu karıştırıp dondurun. Her gün bir kapsülü cildinizde dolaştırın. Bu işlem gözeneklerinizi sıkılaştırır ve cildinizi tazeler.
Dr.Ender Saraç Vücut yağlarının eritmek için önerdiği Bitki Çayı Tarifi
2 Avokado yaprağı,
Bir tutam Mısır püskülü,
Bir tutam Kiraz sapı,
2-3 yaprak Sinameki,
4-5 adet saplarıyla birlikte Maydanoz
Yarım tatlı kaşığı Rezene Tohumu
Bu malzemeler bir bardak suya konularak 2-3 dakika kaynatılır. Çay demlendikten sonra süzülerek içine ince bir dilim limon konulup,şekersiz olarak
Dr.Ender Saraç’ın önerdiği 5’i 1 yerde Bitki Çayı Tarifi
2 tatlı kaşığı Yeşil çay
1 tatlı kaşığı Mate yaprağı
1 tatlı kaşığı Biberiye
1 tatlı kaşığı Kekik
1 tatlı kaşığı Funda yaprağı
1 litre kaynar suya malzemeleri koyduktan sonra kaynatmadan 20 dakika demlendirin.Daha sonra süzerek ister sıcak olarak ister soğuk olarak, isteğe göre içine biraz limon sıkarak tatlandırıp içebilirsiniz. 3 gün içerisinde kilo farkını ve etkisini hemen göreceksiniz
5’i 1 yerde Çayının içeriğindeki bitkiler neye yarıyor?
Yeşil çay: Son yıllarda kullanımı bir hayli artan yeşil çay, vücutta biriken toksinleri atarak sindirimi kolaylaştırıyor.
Mate yaprağı: Tüm dünyada obezite tedavisinde kullanılan mate çayı, yağ emilimini engelleyerek vücuttan su atımını kolaylaştırıyor. Her yaşta insanın rahatça kullanabileceği bitki, iştahı kapatarak zayıflamaya yardımcı oluyor.
Biberiye: Yağ eritici ve hazım kolaylaştırıcı bu bitki, vücutta biriken toksinleri atarak ideal bir kiloya kavuşmanızı sağlıyor.
Kekik: Halk arasında yaygın olarak kullanılan kekik, sindirimi kolaylaştırarak vücuttaki fazla suyu atarak kilo vermenizi sağlıyor.
Funda yaprağı: İyi bir böbrek çalıştırıcı ve idrar sökücü olan yaprak, bu özelliğiyle zayıflamaya yardımcı oluyor.
Karaciger yağlanması hakkında bilgi
Yağlanmaya iltihap/yangı eşlik ederse bu durum önce karaciğer hücre harabiyetine (nekroz), sonra fibroza ve oradan da siroza ilerler. Karaciğer yağlanması olan insanlar; eğer fazla kiloluysa mutlaka kilo vermeli ( en az kilosunun 'u), yağlı gıdalardan uzak kalmalı, bol meyve sebze tüketmeli ve düzenli egzersiz yapmalıdır. En önemlisi de mutlaka bu konuda uzman olan bir doktora başvurmalıdır. Ülkemizde bu konuyu en iyi bile uzmanlık alanı iç hastalıkları uzmanları olup, bunlar içinden de özellikle bu konuda uzmanlaşmış gastroenteroloji uzmanlarıdır.
Karaciğer yağlanması; karaciğer hücrelerinde normalden fazla, hatta bazen aşırı derecede yağ toplanması nedeniyle meydana gelen tıbbi bir durumdur. Toplumdaki her 4-5 kişiden birinde karaciğer yağlanması görülmektedir. Kadın ve erkekte aynı sıklıkta görülür. Normal sağlıklı bir insanda karaciğer hücrelerinde az miktarda yağ bulunabilir ve bu herhangi bir hastalığa neden olmaz. Ancak karaciğerde yağlanma aşırı miktarda olduğunda, birtakım yapısal ve fonksiyonel değişikliklere yol açar.
Karaciğerde aşırı yağ birikmesi sonucu 2 durum meydana gelir:
1) Karaciğerde yağlanmanın bir sonucu olarak karaciğerde iltihap/yangı meydana gelir ve tıp dilinde buna steatoheapatit adı verilir.
2) Karaciğerde sadece yağlanma olması ve herhangi bir iltihap/yangının olmaması Steatohepatit geliştiğinde bu zamanla karaciğer hücrelerinin harap olmasına (nekroz) yol açar ve fibroz denilen, aynı zamanda karaciğer sirozunun başlangıcı sayılan duruma neden olur. Nekroz ilerledikçe olay siroza doğru ilerler. Bu konuda yapılan çalışmalarda steatohepatiti olan hastaların 'ında karaciğerde fibroz, -15'inde ise karaciğer sirozu gelişebileceği saptanmıştır. Ayrıca steatohepatite bağlı gelişen karaciğer sirozu zemininde karaciğer kanserinin de gelişebildiği gösterilmiştir. Bu nedenle karaciğer yağlanması tanısı konan hastalar ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmeli ve sıkı takip edilmelidir.
Karaciğer yağlanmasının nedenleri
Karaciğer yağlanmasının nedenleri temel olarak alkole bağlı (alkolik karaciğer yağlanması=alkolik steatohepatit) veya alkol dışı diğer nedenler (non-alkolik steatohepatit=NASH) olarak ikiye ayrılır. NASH, Amerika'da erişkinlerde en sık görülen karaciğer hastalığıdır. Muhtemelen bizim ülkemizde de benzer bir durum mevcuttur.
Alkol dışı karaciğer yağlanması nedenleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
1. Obezite (aşırı kilo)
2. Şeker hastalığı
3. Açlık veya hızlı kilo kaybı
4. Wilson hastalığı
5. Uzun süreli damar yolu ile (parenteral) beslenme
6. Aşırı A vitamini kullanma
7. Hipobetalipoproteinemi / abetalipoproteinemi
8. Bazı ilaçlar: Kortizon içeren ilaçlar, amiodaron, tamoksifen, diltiazem, tetrasiklin, talium, östrojenler
9. Bazı zehirler: karbontetraklorür (CCl4), fosfor, kurşun (Pb), kloroform (CHCl3), arsenik (As).
10. Gebelik
11. Bazı ameliyatlardan sonra (jejunoileal bypass, gastrik bypass)
Karaciğer Yağlanmasının Mekanizması
Karaciğer yağlanması (steatosis) hepatositlerde trigliseridl ve diğer lipidlerin toplanması sonucu meydana gelir. Bu yağlanma sonucu inflamasyon (iltihap/yangı) geliştiğinde steatohepatit olarak adlandırılır. Bunun olası mekanizmaları aşağıdaki nedenler olduğu düşünülmektedir:
Karaciğer hücrelerinden perifere gönderilen trigliserid miktarının azalması
Hepatoselüler inflamasyon ve fibroza yol açan ikincil uyaranlara (oksidatif stres, adipositokinler, barsaktan salınan endotoksinler) hassasiyet.
Yağ asitlerinin mitokondriyal oksidasyonunun azalması.
Yağ asidi sentezinin artması veya karaciğer hücrelerine gelen yağ asidi miktarının artması
Belirti ve Bulgular
Karaciğer yağlanmasının özel bir belirtisi veya bulgusu yoktur. Genellikle herhangi bir belirti vermez. Ancak karaciğerinde yağlanması olan insanlarda; bazen karnın sağ üst tarafında dolgunluk hissi, halsizlik, çabuk yorulma gibi belirtiler görülebilir. Çok nadir olarak karaciğer yağlanmasına bağlı ileri karaciğer hastalığı olan insanlarda kaşıntı, iştahsızlık, sarılık ve bulantı görülebilir. Bu gibi şikâyetleri olmayan insanlarda normal bir fizik muayene ile (eğer karaciğerde yağlanmaya bağlı büyüme meydana gelmemişse) karaciğer yağlanması tespit edilemeyebilir.
Teşhis
Karaciğer yağlanması daha çok başka nedenlerle yapılan kan tahlilleri veya ultrason ile teşhis edilir. Kan tahlillerinde karaciğer enzimleri yüksek saptandığı zaman yine başka birtakım hastalıklarla beraber karaciğer yağlanması da akla gelmelidir. Ultrasonda ise karaciğerin büyümüş olduğu görülür.
Kesin teşhis karaciğer biyopsisi (lokal anestezi altında ince bir iğne ile karaciğerden çok küçük bir parçanın alınıp patoloji uzmanı tarafından mikroskopik olarak incelenmesi) ile konulsa da, rutin klinik pratikte genelde biyopsi yapılmamaktadır.
Tedavi
Alkol alımına bağlı karaciğer yağlanmasında tek tedavi yöntemi alkol alımının kesilmesidir.
Asıl konumuz olan alkol dışı karaciğer yağlanmasında ise bugüne kadar 10'dan fazla ilaç kullanılmıştır ancak kesin bir fayda elde edilememiştir. Sadece bir tane ilaç ile hastalardaki yağlanmanın gerilediği ortaya konulmuş olsa da bu ilacın karaciğer yağlanmasında kullanımı için T.C. Sağlık Bakanlığı (veya başka bir ülkenin ) bu konuda ruhsatı bulunmamaktadır.
Tedavinin esasları; yaşam tarzı değişikliği, egzersiz, diyetteki yağ miktarının azaltılmasıdır.
Hızlı kilo vermek de karaciğer yağlanmasına yol açar
Aşırı kilolu olan (obezite: Vücut kitle indeksinin 30 kg/m2 olduğu zaman obezite tanısı konulur. Vücut kitle indeksi (VKİ); vücut kilosu/metre cinsinden boyun karesi olarak hesaplanır. Ör; 70 kilo ağırlığında ve 1,70 m boyunda olan bir kişinin VKİ=70/1.70x1.70= 24,22 kg/m2 olarak hesaplanır) insanlar oranında kilo verdiğinde karaciğerdeki iltihaplanma/yangı ve büyüme geriler. Ancak kilo verme konusunda en önemli konulardan birisi de hızlı kilo vermekten kaçınılmasıdır. Haftada 1 kg verecek şekilde plan yapılmalıdır. Daha hızlı kilo vermek de kendi başına karaciğer yağlanması yapabilir. Bu nedenle şok diyetlerden, aşırı açlık öneren diyetlerden mutlaka uzak durulmalıdır.
Ayrıca hayvansal yağlardan, sakatat, yağlı et, tavuk derisi gibi gıdalardan kaçınılmalı, sebze, meyve, beyaz et ve lifli gıdalar tüketilmelidir.
Yürüyüş yapın
Egzersiz de kilo vermede, karaciğer yağlanmasında önemli bir mekanizma olan insülin direncini düşürmede ve ayrıca uzun vadeli olarak kalp ve damar hastalıklarından korunmada faydalı olduğu kesin olarak gösterilmiştir. Bu yararın ortaya çıkması için en az, günde 30-45 dk olmak üzere haftada 4 gün tempolu yürüyüş gereklidir.
Kaynaklar
1-Current Consult Medicine. Maxine A. Papadakis, MD, Stephen J. McPhee, MD ISBN: 0-07-141327-7
2-Fatty liver and non-alcoholic steatohepatitis. Takafumi Saito, Keiko Misawa and Sumio Kawata. Internal Medicine 2007.
3-American Gastroenterological Association Technical Review on Nonalcoholic Fatty Liver Disease. 2002
Uzm. Dr. Ebubekir Şenateş
İç Hastalıkları Uzmanı ve Gastroenteroloji Asistanı
Sağlık Der İstanbul Şube Başkanı kaynak
HERBALİST ÖMER COŞKUNDAN ZAYIFLAMAK CİNSEL GÜCÜ ARTIRMAK VE VARİSLERDENKURTULMAK İÇİN BİTKİSEL KÜRLER
Zayıflamak için : Sabahları aç karnına, kahvaltıdan 30 dak önce, 1 tatlı kaşığı çörekotu, yutulur.
Kilo almak İçin : 1 tatlı kaşığı çörekotu, yemeklerden 1 saat sonra, tok karnına, balın içine karıştırıp yenilir.
* Çörekotu, aç karnına yenildiğinde zayıflatır, tok karnına bal ile yenildiğinde, kilo aldırır.
KADIN VE ERKEKLERDE CİNSEL GÜCÜ ARTIRMAK İÇİN :
4-5 adet Kuru inciri, saf zeytinyağının içiçe geceden ıslatın. Sabah aç karnına yiyin.
Ayrıca Çakşırotu kökü de cinsel gücü artırmak için faydalıdır.
VARİSLER İÇİN ATKESTANESİ :
GEREKLİ MALZEMELER :
* 1 yemek kaşığı küçük parçalara ayrılmış atkestanesi,
* 1 lt su,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Kaynamış olan suyun içerisine at kestanesini koyup, 5-6 dak kaynat. Ilındırıp suyunu için.
www.sgk.gov.tr Sosyal Güvenlik kurumu web sitesi
Ssk, Bağkur ve Emekli sandığının Birleşmesi ile meydana gelen sosyal güvenlik kurumunun veb sitesidir. Site içerisinde kurumun yapmış olduğu etkinlikler ve haberler mevcuttur. Söz konusu Sosyal güvenlik kurumunun web sayfasının adresi www.sgk.gov.tr dir. Siteye gitmek için tıklayınız
22 Şubat 2009 Pazar
Mayanın yararları nelerdir. yaş maya nedir.
Ekmek yapımı sırasında hamur maya ile kabartılıyor. Maya undaki nişastayı etkiliyor ve bir tür şeker olan glikoza dönüştürüyor. Sonra da glikozu alkol ve karbondioksite ayrıştırıyor.
Daha sağlıklı ve her dem enerjik olmak ister misiniz? Maya bu konuda size yardım edebilir. Çünkü o etkili bir stres atıcı. Karaciğeri temizliyor ve anne karnındaki ceninin gelişimini sağlıyor.
Maya, doğadaki en zengin aminoasit özleri, magnezyum, potasyum, krom, selenyum ve fosfor gibi mineralleri, B grubu vitaminleri içerdiği için özellikle spor yapanlara son derece yararlı. Bilim adamlarına göre maya, sağlığımız için çok yararlı bir besin. Organizmanın kimyevi aktivitelerini uyararak en iyi şekilde çalışmasını sağlıyor. Hücrelerin büyüme ve üremesine yardımcı oluyor.
Yağ ve karbonhidrattan yoksun olduğu için hazmı kolaylaştırıyor. Bu nedenle sporcular mayalı yiyeceklerin ağırlıklı olduğu bir beslenme alışkanlığı edinmeli. Yağsız ve mayalı hamur işleri ve ekmeğe ölçülü miktarda yer veren bir beslenme programı uygulamalı, mayayı kahvaltıda süte ilave ederek ya da diğer öğünlerde salata veya mezelere ekleyerek yemeli.
Anne adayları için maya
Hamilelik döneminde vücudun gereksinimleri artıyor. Maya tüm bu ihtiyaçları karşılayacak kadar zengin nitelikler içeriyor. Mayadaki zengin B9 vitamini (folik asit) hamilelerde çok sık rastlanan anemiyi önleyip yeni hücrelerin (plasenta gibi) üretimini uyarıyor. Cenindeki sinirsel hücrelerin gelişmesini sağlıyor. Yetişkin bir insanın günlük folik asit gereksinimi 3 mg iken hamilelik döneminde bu miktar 7.5 miligrama çıkıyor. Bu nedenle hamile kadınlar mayalı yiyecekleri, bu dönemde beslenme programlarına almalı.
Diyabet hastaları için maya
Maya, sodyum ve şeker açısından yoksun olduğu için özellikle diyabet ve 'ipoglisemi'den (kan şekeri oranının düşmesi) yakınanlar için ideal. İçeriğindeki krom, kandaki yağ ve şeker düzeyini azaltan insülinin hareketini güçlendiriyor. Çinko minerali ise glisemi (kandaki yüksek şeker oranı) düzeyini düşürüyor.
Stres için maya
Maya, yoğun strese ilaç gibi geliyor. Zengin B vitaminleri sayesinde sinir sistemini dengeliyor. Sinir hücrelerinin yaşamını uzatıyor ve sinirlerin çevresindeki lifleri güçlendiriyor. Sinirsel uyarıların düzenli bir şekilde işlemesini sağlıyor.
Örneğin kalp atışları, göz kırpma, nefes alma, kanı iterek kan dolaşımını hızlandıran damarların işlevi gibi. Ayrıca konsantrasyonu, fiziksel ve ruhsal randımanı artırıp yorgunluk ve asabiyeti önlüyor. Yoğun stres altında iken artan mide asidini önleyerek, sindirim sisteminin işlevine de yardımcı oluyor.
Diyet için maya
Sağlıklı bir diyette yer alan besinlerin vücudun tüm gereksinimlerine yanıt vermesi gerekiyor. Maya bu gereksinimlerin büyük bir bölümünü karşılayabilecek nitelikte. Zayıflama diyetleri bazen bağırsak bakterilerine zararlı olabiliyor. Maya bu durumda dengeleme görevini üstleniyor ve bağırsaklardaki yararlı bakterileri güçlendiriyor.
Güzellik için maya
Güzelliğin sırrı mayada saklı. Onunla saçlarınıza masaj yapın, sütte eriterek yüzünüze ve ellerinize sürün. Güzelliğiniz için ihtiyacınız olan tüm gereksinimleri karşılayacak kadar zengin olan mayayı mutfağınızdan eksik etmeyin.
Vücut ve Yüz için maya
Yüzünüzü nemlendirmek ve dış etkenlere karşı korumak için mayadan yararlanabilirsiniz. Yüksek dozda protein içeren maya, cilt dokularının yeniden yapılanmasını sağlıyor. Cildin daha güzel ve pürüzsüz görünümüne yardımcı oluyor. Protein, ayrıca cildin oksijen almasını sağlayıp beslenmesine katkıda bulunuyor.
Mayanın içeriğindeki yüksek potasyum miktarı, dokularda biriken toksinleri dışarı atarak cildin artık maddelerden arınmasını sağlıyor. Böylece cilt adeta yenileniyor. Maya, cildin mat ve pürüzlü görünümüne yol açan mide sorunlarını gideriyor. Bağışıklık sistemini güçlendirerek cilt alerjilerini önlüyor. İçeriğindeki B2 ve B6 vitaminleri sayesinde cildin yağ dengesini ayarlayarak akne ve sivilceye karşı etkili oluyor. Maya, deyim yerindeyse cildi hem içerden hem de dışardan besliyor.
Saçlar için maya
Maya özellikle stresli dönemlerde saçların dökülmesini önleyip sağlıklı uzamasını sağlıyor. İçeriğindeki B5 vitamini, saç sağlığı için çok önemli olan keratin oluşumunu uyarıyor. Keratin, saçların dökülmesini önleyip daha hacimli ve gür görünmesini sağlıyor. 4 çorba kaşığı toz mayayı 1 bardak ılık suda eritin. Saç diplerine früksiyon yaparak yedirin. Birkaç dakika bekledikten sonra bol suyla durulayın.
Eller için maya
Maya ellerin de dostu. Akşamları yatmadan önce 1 kahve fincanı ılık süte 1 tatlı kaşığı yaş maya ilave edip eriyinceye kadar karıştırın. Hazırladığınız bu doğal el kremini ellerinize masaj yaparak yedirin. 10 dakika bekleyip ılık suyla yıkayın. Ellerinizin yumuşacık olduğunu fark edeceksiniz. Özellikle soğuk havada çatlayan ellere iyi geliyor.
Cilt için maya
Mayanın cilde yararları antik çağlardan beri biliniyor. Antik Mısır?da kadınlar güzelleşmek için mayayı ciltlerine sürerlermiş. Ayrıca mayanın mikrop öldürücü özelliklerini keşfedip yara merhemi gibi kullanırlarmış. Yaraları dezenfekte etmek ve çabuk iyileşmesini sağlamak için yaranın üzerine maya sürerlermiş,.
Mayadaki vitamin ve mineraller cildin her türlü gereksinimi sağlayacak kadar zengin. Maya özellikle akne ve sivilceli ciltlere çok yararlı. Karaciğeri toksinlerden arındırıp, temizliyor ve ciltteki aşırı yağlanmayı önlüyor.
Yüksek dozda protein içeren maya, cilt dokularının yeniden yapılanmasını sağlıyor. Cildin daha güzel ve pürüzsüz görünümüne yardımcı oluyor. Protein, ayrıca cildin oksijen almasını sağlayıp beslenmesine katkıda bulunuyor.
Mayanın içeriğindeki yüksek potasyum miktarı, dokularda biriken toksinleri dışarı atarak cildin artık maddelerden arınmasını sağlıyor. Böylece cilt adeta yenileniyor. Maya, cildin mat ve pürüzlü görünümüne yol açan mide sorunlarını gideriyor.
Bağışıklık sistemini güçlendirerek cilt alerjilerini önlüyor. İçeriğindeki B2 ve B6 vitaminleri sayesinde cildin yağ dengesini ayarlayarak akne ve sivilceye karşı etkili oluyor. Maya, deyim yerindeyse cildi hem içerden hem de dışardan besliyor.
Cinsel ilişki sonrası oluşan kanama ve sebepleri
En muhtemel neden rahim ağzında klamidya adı verilen bakterinin ve diğer bazı etkenlerin yarattığı rahim ağzı enfeksiyonlarıdır.Servisit olarak tanımlanan bu hastalık tedavi edilmelidir. Tedavinin ihmali sonucunda rahim ağzı yaraları oluşmakta olup yaranın varlığı jinekolojik muayene ile kolayca tesbit edlir.
Adet dönemine denk düşen günlerde ilişki sonrası fark edilen kanamanın sebebi aslında henüz başlamakta olan ve daha vajina dışına kanın akmamasından dolayı anlaşılamayan normal adet dönemi de olabilir.Bu nedenle bu dönemde ara kanamanın hemen ardından adetin başlayıp başlamadığı takip edilmelidir.
Rahim ağzında kanser öncüsü lezyonlar veya rahim ağzı kanseri ilişki sonrası kanama şeklinde belirti verebilirler. Bu nedenle ilişki sonrası kanama da ciddiye alınması gereken bir belirtidir.Bu şikayet ile başvuran hastalarda göz ile yapılan jinekolojik muayenede rahim ağzı temiz görülse bile pap smear olarak adlandırılan rahim ağzı kanseri tarama testi mutlaka yapılmalıdır.
Menopoz döneminde östrojen hormonunun azalması vajina duvarında incelmeye ve kuruluğa neden olmaktadır.Vajinal atrofi olarak tanımlanan bu durum ilişki sonrasında görülen kanamaya yol açabilir.Atrofiye bağlı kanamalarda lokal östrojen tedavisi yeterli olmaktadır.
Servikal polip olarak tanımlanan rahim ağzı poliplerinin varlığında da ilişki sonrası kanama görülür.Polipler iyi huylu olup et beni olarak bilinirler.Basit bir müdahale ile polipin alınması problemi çözer
Aşırı kanamalı veya uzun süreli adet görme neden olur
Kanama miktarını ayarlayan en önemli unsurlardan biri rahim kaslarının kasılma etkinliğidir.Ayrıca adet siklusunun ortasında gerçekleşen yumurtlamayla üretilen progesteron hormonunun uygun seviyelerde kalması da kanamanın belli seviyede kalmasını sağlamaktadır. Bu mekanizmalardan birinde oluşan bozulma kanamanın normalden fazla olmasına ve uzun sürmesine neden olur.
Rahim kaslarının anormal kalınlaşmasıyla meydana gelen miyomların varlığında veya rahim duvarında kalınlaşma oluştuğunda kasların kasılma fonksiyonu olumsuz etkilendiği için sıklıkla kanama süresi uzar ve miktarda artar.
Üreme çağındaki cinsel aktif kadınlarda adette gecikmenin ardından başlayan yoğun kanamada planlanmayan bir gebeliğin düşükle sonlanıyor olması olasılığı da akla gelmelidir.Bu durumda yapılan transvajinal ultrasonografide rahim içi tabakasında düzensizlik ve kalınlık tespit edilir.Gerekirse kanda gebelik hormonu tayini yapılarak tanı konulur.
Rahim iç tabakasında meydana gelen enfeksiyonlar (endometrit) kanamaların uzun sürmesine ve normalden fazla kan kaybedilmesine neden olabilmektedir.Bu nedenle hastanın iltihap açısından gerekirse kanama ardından yeniden kontrol edilmesi çok önemlidir.
Ülkemizde sıklıkla kullanılan bir doğum kontrol yöntemi olan spiral (rahim içi araç) kullanımı rahim içinde yarattığı yabancı cisim etkisiyle rahmin kasılma fonksiyonunu bozarak adet kanaması miktarının artmasına neden olabilir.Aylık korunma iğneleri ve implanon da kanama miktarını artırabilen diğer nedenler arasında sayılabilir.
Hormon bozukluğu belirtileri sıklıkla polikistik overde gözlenir. Polikistik over sendromu da yumurtlama fonksiyonu bozulmaktadır. Şişmanlık,tüylenme artışı ile görülen bu hastalıkta sıklıkla adet gecikmeleri sonrasında aşırı kanama görülmektedir.
Adet kanamasının olmamasının sebepleri nelerdir?
Amenore kürtaj veya diğer cerrahi girişimler sonrasında rahim içinde oluşan yapışıklıklara bağlı olarak da görülebilir. Kırk beş yaş üzerindeki kadınlarda ise menopoz öncesi dönemde adet kanamaları çok uzun aralıklarla gerçekleşebilir. Amenore vakalarında östrojen hormonun azalmasına bağlı kemik kayıpları görülebileceğinden mutlaka hekime başvurulması ve tedavi edilmesi gerekir.
Adet düzensizliği için ne yapmalı
Adet düzensizliği sebepleri ve adet düzensizliği şekilleri ile, disfonksiyonel anormal uterus-rahim kanamaları, hormonal mekanizmalar sonucu oluşan ve uterustan (rahimden) kaynaklanan anormal vajinal kanama olarak tanımlanabilir. Çok sık kullanılan, değişik tipte anormal kanamaları içine alan, iyi tariflenmemiş yuvarlak bir terimdir. Tanının doğruluğu ancak diğer kanama kaynakları ve nedenleri ekarte edilerek kesinleştirilebilir. Disfonsiyonel anormal uterin kanama tanısı, öykü, fizik muayene ve diğer yardımcı tanı yöntemlerine özellikle endometrial biopsinin veya rahim içi dokusundan yapılan kürtajın incelenmesine dayanır. Uygun tedavi ve takip planı ovülasyon (yumurtlamanın) olup olmamasına, endometrial kalınlık ve üreme dönemine aynı zamanda kanamanın miktarı ve süresine, yaş ve doğurganlık durumuna göre, her hasta için ayrı ayrı oluşturulur. Doğum sonrası adet düzensizliği sebepleri de göz önünde bulundurulmalıdır. Ek kısa zamanda kadın hastalıkları doktoruna gitmenizi tavsiye ederim..
Topuk Dikeni için Maranki tavsiyesi
Topuk dikeni için:2,5 su bardağı suda 10 gr kekiği kaynatın,topuk dikeni olan bölgeye bu lapayı sürün sabaha kadar bekletin.
-Elmanın kabuklarını soyarak suda haşlayın ve elde edilen suyu için.
maranki.com
Bu sitenin Sayın Ahmet Maranki’nin resmi sitesi değildir. Herhangi bir organik bağı yoktur.
Ahmet Maranki’nin Resmi web sitesi www.maranki.com 'dur.
Ahmet Maranki'ye Sorularınız için info@maranki.com 'a iletebilirsiniz.
21 Şubat 2009 Cumartesi
Suna dumankaya'dan doğal cilt maskesi
GEREÇLER VE KURALLAR
Önce malzemenizi hazırlayın: Cam kâse, kaşık, spatül, pamuk, herhangi bir nemlendirici krem, temizleyici süt ve losyon ile maske yapacağınız doğal malzeme, yani meyve ya da sebze… Bütün bu malzemeler temiz olmalı, kullanacağınız meyve veya sebze her neyse, taze ve olgun olmalı; iyice yıkanarak temizlenmeli.
Maske hazırlandığında hemen kullanılmalı, (Unutmayın: hazır aldığımız maskelerin içinde koruyucu maddeler olduğu için uzun süre bozulmadan saklanılabiliyor.) asla bekletilmemelidir. Maskenizi sakin bir ortamda uygulayın, göz çevresine fazla yaklaşmadan uygulayın, en az on - onbeş dakika beklettikten sonra önce pamukla maskeyi silip ardından losyonla kalanları temizleyin. Ayrıca sıktığınız meyvelerin posalarını da maskelerinizde kullanabilirsiniz…
Göz tansiyonu nedir. Belirtileri nelerdir. Neden olur ?
Glokom nedir? Glokoma ne sebep olur?
Normalde göz içi oluşumların beslenmesi için göz içersinde sürekli olarak bir sıvı yapılır ve bu göz içi sıvısını aynı zamanda sürekli olarak da bazı kanallarla göz dışına atılır. Glokom, göz içi sıvısını dışarı boşaltan kanallarda yapısal olarak tıkanıklık oluşması nedeniyle sıvının yeterli boşalmaması ve buna bağlı olarak göz içi basıncının artması sonucu oluşur. Yükselen göz içi basıncı göz sinirlerine zarar verir ve sinir ölümüne neden olur. Göz siniri hücreleri öldüğü zaman da kalıcı görme kaybı oluşur.
Glokomu hastalığını dikkate almak gerekir mi?
Glokom, körlüğün sık olarak görülen nedenlerinden biridir. Glokom nedeniyle kaybedilen görme bir daha geri kazanılamaz. Fakat, glokom açısından gözlerin kontrol edilmesi ve erken tedavi girişimleri görmemizin korunmasını sağlayacaktır.
Kimler risk altındadır?
Belli bazı durumlar glokom riskini artırır. Yaşlanma, yakın akrabalarında glokom bulunanlar, ileri miyopi ya da ileri hipermetrop , diyabet, kalp hastalığı ya da hipertansiyon, uzun süreli kortizon ya da steroidlerin kullananlar, gözde tümür, hastalık bulunanlar ya da yaralananların glokom riski fazladır.
Neler yapılabilir?
Görmenizi korumak için, gözlerinizi her yıl ya da doktorunuzun önerdiği sıklıkla kontrol ettirin, glokom hakkında ve gözlerinizi nasıl etkilediği konusunda daha fazla bilgi sahibi olunmalıdır. Glokom saptanmışsa, doktorunuzla işbirliği içinde çalışarak tedavi planına mutlaka uyulması gerekir.
Glokom nasıl teşhis ediler?
Glokom dikkatli bir göz muayenesi ile teşhis edilir. Teşhise yönelik göz muayenesinde göz içi basıncını ölçüyoruz. Gerekli görülen durumlarda, görme alanında kayıp olup almadığını anlamak için görme alanı testi yapılır. Ve ona göre tedavi uygulamaları seçilir..Glokom, göz damlaları ağızdan alınan ilaçlar, lazer girişimleri ve cerrahiyle tedavi edilebilir. Glokomun erken tedavi edilmesi görmenin korunmasında anahtar role sahiptir. Fakat, çoğu tıbbi tedavilerde olduğu gibi glokom tedavisinin de belli bazı riskleri ve muhtemel komplikasyonları bulanmaktadır.
Glokom hastalığının taç türü vardır?
Açık-açılı glokom; glokom en sık görülen tipidir. Çoğu kimse ileri derecede hasar oluşmadan olayın farkında değildir. Açık-açılı glokom yaşla birlikte yavaş yavaş daha da artabilir. Sıklıkla her iki gözü de etkiler. Tedavi seçenekleri arasında ilaç tedavisi, lazer girimleri ve cerrahi tedavi bulanmaktadır.
"Açık-Açılı" hangi anlama gelir?
"Açık-açı", gözün drenaj (dışa akım) açısının sıvının drenaj (dışa akım) deliklerine ulaşmasına olanak tanıyacak kadar geniş olması anlamına gelir. Fakat, deliklere tıkanabilmektedir. Sıvı, gözünü dışına akamadığı zaman gözdeki basınç yavaş yavaş yükselir. Bu da optik sinir hasarı ve görme kaybıyla sonuçlanır.
Belirtileri nelerdir?
Açık-açılı glokom nadiren ağrı ya da diğer semptomlara neden olur. Öncelikle görme alanının dış kısımlarında fonksiyon kaybı olur. Hastalar bu aşamada merkezi görme etkilenmediği için durumun farkına varamayabilirler. Düzenli göz muayeneleri, açık-açılı glokom, görme kaybına neden olmadan önce tespit edilebilecek tek yoldur.
Açık-açılı glokom tedavisi nedir?
İlaç tedavisi faydalı olmaz ya da çok fazla yan etkilere neden olursa lazer tedavisi yapılabilir. Lazer tedavisi yaklaşık 15 dakika sürmektedir. Bu aşamada göz anestetik damlalarla uyuşturulur.
Kapalı-açılı glokom nedir?
Kapalı-açılı glokomda iris (dışa akım) deliklerini bloke eder, drenaj (dışa akım açısını kapatabilir. Sıvı drenaj deliklerine ulaşamadığı için göz basıncı hızlı bir şekilde yükselir. Bu durum ağrılı bir nöbete neden olur. Bu türden ataklar sıklıkla ve sadece tek bir gözde olur. Bu göz kızarık görülür. Şiddetli baş ağrısı, bulantı, şiddetli göz ağrısı ya da bulanık görme olabilir. Bu bulgulardan herhangi birinin farkına varır varmaz hemen acil servise gidilmesi gerekir.
Dar-açılı glokom nedir?
Dar-açılı glokomda drenaj (dışa akım) açısı dardır, fakat kapalı değildirdir. Bu durum, basıncın yavaş yavaş yükselmesine neden olur ve kapalı-açılı glokom açısından kişiyi riske sokar. Sık olarak, her iki gözde dar drenaj açıları bulunabilir. Dar-açılı glokom semptomlara neden olmayabilir ve bu yüzden de göz muayeneleri mevcut değişikliklerin takibi açısından oldukça önemlidir.
Peki karma glokom nedir?
Mikst-mekanizmalı glokom, tıkanmış drenaj delikleri ile birlikte dar açılı glokom durumudur. Hastalık ya da yaralanma kaynaklı olabilir. Sıklıkla hem ilaç tedavisi hem de lazer tedavisi gerekmektedir.
Kapalı açılı glokom ataklarını tedavi etmek için göz basıncı hızlı bir şekilde düşürülmelidir ki sinir hasarı ve görme kaybı gelişmesin. İlaç ve lazer tedavisi bu amaçla kullanılabilir. Daha sonra da her gün kullanılacak olan göz damarları sıvı artışının kontrolüne yardımcı olacaktır.
Glokom'un tedavisi nedir?
Glokom, göz damlaları ağızdan alınan ilaçlar, lazer girişimleri ve cerrahiyle tedavi edilebilir. Glokomun erken tedavi edilmesi görmenin korunmasında anahtar role sahiptir. Fakat, çoğu tıbbi tedavilerde olduğu gibi glokom tedavisinin de belli bazı riskleri ve muhtemel komplikasyonları bulanmaktadır.
Göz basıncını hızla düşürmek için ilaç verilebilir. Göz damlaları, göz içi sıvısının üretimini azaltır veya drenajın artmasına yardımcı olur. Ağızdan alınan haplar ya da damar içi ilaçlar yardımıyla da aşırı miktardaki sıvının azaltılması sağlanabilir.
Glokom tedavisinde lazer uygulaması nasıl yapılır?
-Tedavi birkaç dakika kadar sürmektedir.
-Anestezik damlalar ile gözünüz uyuşturulur
-Lazerin önünde oturursunuz. Doktorunuz gözün tedavisi için lazer ışınını iris üzerine odaklar.
-Tedavi boyunca hafif bir rahatsızlık hissedebilirsiniz.
-Tedaviden sonra bir gün ya da daha fazla bir süre için görmeniz bulanık olabilir.
-Günlük yaşantınıza ne zaman dönebileceğinizi doktorunuza sorun.
-Doktorunuz aynı gün ya da bir sonraki gün göz basıncınızı kontrol edecektir.
-Tedaviden sonra hangi olası sorunlar için hazırlıklı olmanız gerektiğini doktorunuza sorun.
HERBALİST ELİF GÜVELOĞLU İLE CİLT BAKIMI
ELİF GÜVELOĞLU BİTKİSEL ZAYIFLAMA ÇAYI
NOT : Hiper tansiyonunuz var ise, bu çayı içmeyiniz.
ELİF GÜVELOĞLUNDAN HAMİLERLER İÇİN UYARILAR VE MİDE HASTALIKLARI İÇİN ÖNERİLER
* Hamileler, papatya, zencefil, ıhlamur çaylarını rahatlıkla içebilirler. Bulantı ve mide yanması için de fayda sağlar.
* Böğürtlen ve nane çayı, düşük yapmaya sebep olacağından, hamilelikte içilmemelidir.
MİDE HASTALIKLARI VE MİDE KANSERİNE KARŞI KORUYUCU ÖNERİLER